Content feed Comments Feed

Haiti’yi parçalamak

21 Ocak 2010 Perşembe

ABD Anayasal Haklar Merkezi Direktörü ve New Orleans Loyola Üniversitesi’nde hukuk profesörü olan Bill Quigley, Huffington Post'taki yazısında ABD’nin yüzyıllardır Haiti üzerinde oynadığı oyunları ve sebep olduğu yıkımı sorguluyor. Aynı zamanda Haiti için Adalet ve Demokrasi Enstitüsü’nde Haiti’de yaşanan insan hakkı ihlallerine karşı aktif bir biçimde çalışan Quigley, ABD’nin Haiti’ye yapacağını açıkladığı 100 milyon dolarlık insani yardımın yeterli olmadığını belirterek ABD’nin, Haiti’ye ve Haitililere neden milyarlarca dolar borçlu olduğunu gerekçeleri ile açıklıyor.

ABD, Haiti’ye neden milyarlar borçlu?

BILL QUIGLEY

ABD, Haiti’ye neden milyarlarca dolar borçlu? Birleşik Devletler Genel Sekreteri Colin Powell, dış politikasını “Toprak Testi Kuralı” şeklinde açıklıyor. Bu ise “Eğer testiyi kırarsan o artık senindir” anlamına geliyor.


Birleşik Devletler 200 yılı aşkın bir süredir Haiti’yi parçalamak için çalışıyor. Evet, Haiti’ye borçluyuz. Ancak burada sadaka vermekten söz etmiyorum. Biz Haiti’ye adalet borçluyuz. Bugüne değin verdiğimiz zararların karşılanması için tazminat borçluyuz ve Başkan Obama’nın Haiti’ye göndereceğini açıkladığı 100 milyon doların, borcumuzun yüzde birini bile karşılamaya yetmeyeceği açıktır. Tekrarlıyorum, biz Haiti’ye –büyük M ile- Milyarlarca dolar borçluyuz.


ABD, yüzyıllardır Haiti’yi parçalamak için elinden geleni yapıyor ve ülkeyi tıpkı bir sömürge gibi kullanıyor. ABD, Haiti’yi, bağımsızlığını kazandığından beri ekonomik olarak iflasa sürüklemek için çaba sarf ediyor, ülkeyi askeri yöntemlerle işgal ediyor ve halkı baskı altında tutan diktatörleri destekliyor. ABD, yıllardır Haiti’yi kendi ekonomik çıkarları için adeta bir çöplük olarak kullanıyor, ulaşım ağlarını tahrip ediyor, tarımını bitirmek ve seçimle iş başına gelen görevlileri devirmek için elinden geleni yapıyor. ABD, sömürgesi olarak değerlendirdiği Haiti’yi cinsel ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir ülke olarak görüyor.

Aşağıda ABD’nin Haiti’yi parçalamak için giriştiği çabaların kısa bir tarihine yer verildi.


- 1804’te Haiti, dünyanın ilk köle ayaklanmasını gerçekleştirerek Fransa’dan ayrılıp bağımsızlığını kazandığında ABD bu ülkeyi tanımayı reddetti ve bu durumu 60 yıl boyunca sürdürdü. Peki, neden? Çünkü kendi yurttaşlarına kölelik düzeni yaşatan ABD, Haiti’nin bağımsızlığını ABD içerisinde de bir köle ayaklanmasına neden olabileceği gerekçesiyle tanımaktan çekiniyordu.

- 1804 devriminin ardından Fransa ve ABD, Haiti’ye karşı acımasız bir ekonomik ambargo uygulamaya başladı. ABD’nin uyguladığı yaptırımlar 1863 yılına kadar sürdü. Fransa ise son olarak Haiti’yi, özgürlüğünü elde eden köleler için tazminat ödemeye zorlamak üzere askeri güce başvurdu. Talep edilen tazminat 150 milyon frank’tı. Fransa ayrıca bütün bir Louisiana bölgesini 80 milyon frank karşılığında ABD’ye sattı.


- Haiti, Fransa’nın talep ettiği tazminatı ödemek için ABD ve Fransa bankalarından borç almaya zorlandı. ABD’den alınan oldukça yüklü bir kredinin son taksiti ancak 1947 yılında ödendi. Haiti, aldığı borçların cari değerlerini Fransa ve ABD bankalarına ödemek durumunda bırakıldı. Bu rakam ise -büyük M ile- 20 Milyar dolar’ın üzerindedir.

- ABD, Haiti’yi işgal etti ve ülkeyi 1915-1934 yılları arasında zora dayalı olarak yönetti. Başkan Woodrow Wilson ülkeyi işgal etmek üzere 1915 yılında bölgeye asker gönderdi. Haitililerin ayaklanmaları ABD ordusu tarafından bastırıldı ve yalnızca bir tek çatışmada 2000’in üzerinde Haitili öldürüldü. Bundan sonraki 19 yıl boyunca ABD, Haiti’deki tüm hareketleri kontrolüne aldı, vergileri topladı ve pek çok devlet kuruluşunu bizzat yönetti. Peki, ABD, bu 19 yıllık süre zarfında Haiti üzerinden kaç milyar dolar gelir elde etti?


- 1957-1986 yılları arasında Haiti, Papa Doc lakaplı François Duvlaier ve oğlu Bebe Doc lakaplı Jean Claude Duvlaier gibi ABD güdümlü diktatörler tarafından yönetildi. ABD, bu diktatörleri ekonomik ve askeri olarak destekledi. Çünkü bu isimler ABD ne isterse onu yapıyordu ve komünizm karşıtı bir politika izliyordu. Ancak şu anda bu diktatörler kendi vatandaşları tarafından insan haklarına karşı oldukları şeklinde değerlendiriliyorlar. Duvlaier, Haiti’den milyonlarca dolar çaldı ve ülkenin ödemesi gereken borcu yüzlerce milyon dolara çıkardı. 10 bin Haitili yaşamını kaybetti. Tahminlere göre Haiti’nin 1.3 milyar dolar dış borcu bulunmakta ve bu borcun yüzde 40’ı ABD güdümlü Duvlaier zamanında alındı.


- Bundan 30 yıl önce Haiti hiç pirinç ithal etmiyordu. Ancak bugüne gelindiğinde Haiti neredeyse tükettiği tüm pirinci ithal etmekte. Aynı şekilde Haiti, Karayip Adaları’nın şeker üretim merkezi iken bugün şeker ithal eder hale geldi. Peki, neden? IMF ve Dünya Bankası gibi ABD merkezli ve ABD tarafından yönetilen dünya finans örgütleri, Haiti pazarlarını dünyaya açmaya zorladı. Sonra da ABD tarafından sübvanse edilen milyonlarca ton ucuz pirinç ve şeker Haiti’ye girdi. Bu durum da Haitili çiftçilerin ve ülke tarımının mahvolmasına neden oldu. Tarımın sekteye uğramasıyla Haiti ABD’nin pirinç ihraç ettiği üçüncü büyük dünya pazarı haline geldi. Bu da elbette ki ABD’li çiftçiler için iyi ancak Haitililer içinse büyük bir yıkım oldu.


- 2002 yılında ABD, eğitim ve yol yapımı gibi kamu projelerinde kullanılan yüzlerce milyon dolarlık kredilerini durdurdu. Söz konusu yollar, şu anda yardım ekiplerinin deprem bölgesine ulaşmaya çalışırken türlü güçlüklerle karşılaştığı yollardır.


- 2004 yılında ABD, Haiti’de seçimle işbaşına gelen Başkan Aristide’ye karşı darbeyi destekleyerek ülkenin demokrasisini bir kez daha kesintiye uğrattı

.
-Haiti tıpkı eski sömürgeler gibi bir seks merkezi olarak kullanılıyor. Haberler dikkatle incelendiğinde misyonerler, askerler ya da yardım görevlileri tarafından cinsel tacize uğrayan çok sayıda ergenlik öncesi çocuğa ilişkin pek çok hikâyeye rastlamak mümkündür. Ayrıca ABD’den ve başka yerlerden pek çok insan Haiti’ye seks turizmi amacıyla gitmektedir. Peki bu durum için ne kadar borçluyuz? O çocuklar sizin kız ya da erkek kardeşleriniz olsaydı nasıl bir değer biçerdiniz?


-ABD merkezli şirketler, Haiti’nin elit kesimi ile işbirliği yaparak binlerce Haitiliyi insanlık dışı çalışma koşulları altında günde 2 doların da altında bir ücretle çalıştırıyor.


-Haitililer, bağımsızlıklarını elde ettiklerinden beri ABD’nin ekonomik ve askeri yaptırımları karşısında dayanmaya çalışıyor. Tıpkı bizim gibi Haitililer de hatalar yaptı. Ancak ABD yönetimi, Haitilileri ölüm, kredi borçları ve kötü muamele gibi daha büyük bedeller ödemeye zorluyor.
Şimdi ABD’liler için Haitilerin yanında yer alma ve ABD-Haiti ilişkilerinde izlenen rotayı tersine çevirme zamanıdır. Sanıyorum ki bu kısa tarihçe ABD’nin Haiti’ye neden –büyük M ile- Milyarlarca dolar borçlu olduğunu göstermiştir. Bu, sadaka mahiyetinde bir yardım değil. Bu, adaletin sağlanması ve verdiğimiz zararların karşılanması için gerekli bir tazminattır. Şu an yaşanan kriz, ABD’liler için Haiti üzerinde oynanan oyunlarla dolu tarihleri ile hesaplaşmak ve sorumluluklarını gerçek anlamda yerine getirmek için önemli bir fırsattır.

Bill Quigley: Anayasal Haklar Merkezi Yasal Direktörü ve uzun süredir Haitililerin insan hakları savunuculuğunu sürdürüyor.

http://www.huffingtonpost.com/bill-quigley/why-the-us-owes-haiti-bil_b_426260.html adresinde yayımlanan makaleden çevrilmiştir.

0 Responses to Haiti’yi parçalamak

Yorum Gönder

Blog içi arama

En çok okunanlar

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

İzleyiciler

Günlük Arşivi