Content feed Comments Feed

Venezuela’da Hugo Chavez’in ölümünün ardından yerine aday gösterdiği Nicolas Maduro devlet başkanı seçilirken, önümüzdeki dönemde ABD politikalarının hangi yönde seyredeceği az çok tahmin edilebiliyor. Democracy and Class Struggle web sitesi, Maduro’nun seçiminin ardından neler olabileceği konusunda bir ipucu olması açısından, Wikileaks tarafından sızdırılan ve ABD Büyükelçiliği’nin Venezuela’da geçmişte ne tür faaliyetlerde bulunduğunu ifşa eden belgelere ilişkin bir metin yayımladı:



“Demokrasi ve Sınıf Mücadelesi” aşağıdaki bu raporu, Amerikan Büyükelçiliği’nin Anti Chavez Grupları, halka Venezuela siyaseti üzerinde geçmişte ve günümüzdeki Amerikan müdahalelerini hatırlatmaları için finanse etme talebine dayanarak yayınlamaktadır. Bu hikaye, fark edilebilir biçimde batı medyasında bulunmaz.


En son Wikileaks bültenlerinde, Venezuela’daki muhalefet gruplarını finanse etmek için Karakas’taki ABD Büyükelçiliği’nden Dışişleri Bakanlığı, CIA, Ulusal Güvelik Konseyi ve diğer Amerikan kuruluşlarına gönderilen ek fon taleplerine işaret eden telgraflar mevcut. Telgraflar, Venezuela’daki Güney Amerika Hükümeti’ni istikrarsızlaştırmak ve devirmek adına aktif bir biçimde çalışan Anti-Chavez Grupları ve siyasi partileri desteklemek adına süregelen Amerikan fonlarını kanıtlayan ve Bilgiye Erişim Özgürlüğü Yasası (FOIA) sayesinde elde edilen dokümanları doğrulamakta.

Büyükelçi John Caulfield tarafından yazılan Mart 2009 tarihli bir belge, Karakas’taki Amerikan Büyükelçiliği aracılığıyla sağlanan 10 milyon dolarlık bir fonun, hükümet ve yerel yönetimlerdeki muhaliflerin yanı sıra çok sayıda sivil toplum örgütü, gençlik grupları ve siyasi kampanyaların Chavez hükümetine karşı mücadelesine ayrıldığını ortaya koyuyor. Gizli telgrafta Caulfield garip bir biçimde, (hali hazırda onaylanmış 7 milyon dolara ek olarak) Venezuela’nın ‘siyasi haritasındaki’ değişimden kaynaklı ek 3 milyon dolar talebinde bulunuyor. ‘Kasım 2008 seçimleri ve Şubat 2009 referandumunun Venezuela için yeni bir siyasi harita yarattığı düşünülürse, sivil toplumu güçlendirme programlarını sürdürme ve 2010 seçimlerindeki bir sonraki raunda hazırlanmanın yanı sıra, yeni seçilen hükümet ve yerel yönetimleri aşma çabalarını arttırmak için ilave bir 3 milyon dolar talebi var.’

Caulfield fon talebini gerekçelendirmek adına açık siyasi niyetini belli ederek ekliyor; “gayretimizi artırmamız, Chavez hükümetinin artan otoritarizmiyle mücadele için gereklidir”. Amerikalı diplomat, muhalefet partilerinin 23 eyaletten 6’sını ve düzinelerce belediye seçimini kazandıkları 2008’deki bölgesel seçimlere işaret ediyordu.

Anlaşılan, Büyükelçilik çabalarını güçlendirmek için bu bölgelere acil yardım sağlamaya hevesliydi.

Yasadışı müdahale

Elçilikler, konsolosluklar ve diplomatların, Viyana Konvansiyonu’nun Diplomasi ve Konsolosluk İşleri Bölümü altında, ev sahibi ülkenin iç işlerine ve siyasetine müdahalesi yasaktır. Siyasi gruplar ve kampanyaların yabancı hükümetlerden fon sağlaması Amerika’da olduğu gibi, Venezuela’da da illegal ve yasaktır.

Yine de Cauldfield ‘…Chavez hükümetiyle mücadele için …çabamız gereklidir” diye yazarken niyetlerini hiç de gizlemiyordu. Cauldfield aynı zamanda, Amerikan hükümetinin sağladığı fonların, Venezuela’da birçok organizasyonun yaratılmasında kullanıldığı ve bu yardımları alan grupların Amerikan desteği olmadan var olamayacağını ya da hayatta kalamayacağını kabul ediyor.

‘Bizim devam eden desteklerimiz olmadan, …oluşmasını sağladığımız organizasyonların kapatılmaya zorlanması muhtemel. Finansmanımız, bu organizasyonlara ihtiyaç duydukları daha fazla yaşam ömrünü sağlayacaktır.’

Amerikan yardımlarını alan Venezuela gruplarının çoğu 2002’den sonra ortaya çıktı -Dışişleri Bakanlığı, Amerikan Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın siyasi bir şubesi niteliğindeki resmi olmayan Geçiş İnisiyatifi Ofisi’ni (OTI) kurduğunda-. Aynı yıl, özetle, Venezuela Devlet Başkanı’nı devirmek için askeri bir darbe gerçekleşti. Takip eden 48 saat içinde, kendisine sadık silahlı kuvvetler ve milyonlarca Venezuelalı tarafından kurtarıldı.

Darbeye müdahil olanların hepsi, Büyükelçilik ve Amerikan Meclisi tarafından finanse edilen Demokrasi İçin Ulusal Bağış (NED) isimli bir ajans aracılığıyla Amerika’dan maddi yardım ve destek alıyordu. Mütemadiyen finanse edilen ve stratejik olarak düzinelerce Venezuelalı siyasi parti ve sivil toplum örgütü aracılığıyla Amerikan vergi mükelleflerinin yıllık milyonlarca Amerikan dolarıyla desteklenen Geçiş İnisiyatifi Ofisi, 2011 başlarında, Venezuela’da illegal olaylara karıştığı ortaya çıkıp da deşifre olunca, apar topar kapatıldı.

Her şeye rağmen, Başkan Obama yine de 2012 bütçesinde, Venezuela’daki muhalif grupları desteklemek için 5 milyon dolarlık ek bir bütçe talebinde bulundu. Bu meblağın Venezuela’da sonraki sene yapılacak başkanlık ve bölgesel seçimlerin hazırlığını yapan diğer Amerikan ajanslarının desteğiyle artması bekleniyordu. Yerel muhalif yönetimlere ve ‘sivil toplum’ gruplarına Amerikan Büyükelçiliği tarafından servis edilen 10 milyon dolar, ‘demokratik gelişim (örneğin demokratik bir şekilde seçilmiş hükümet) yolundaki temel meseleler konusunda bir bekçi köpeği gibi çalışmaları için yerel sivil toplum örgütlerinin desteklenmesi’ için ayrılmıştı. Beş milyon dolar ise, siyasi partilerin ve yerel yönetimlerin, yeni seçilmiş muhalif hükümetlere ‘Kasım 2008’ deki siyasi kampanyaları süresince halka vaat ettiklerini gerçekleştirdiklerini göstermeleri’ adına yardımda bulunmalarına yönelik.

Bu gerçekten Amerikan vergi mükelleflerinin ödediği paraların gitmesi gereken yer mi? Diğer bir 4 milyon dolar ‘…Venezuela gençlik hareketi adına sosyal yardım programlarını artırmaları ve genç liderler yetiştirmeleri için ilgili siyasi partilere’ gitti. Amerikan finansal desteğinin diğer bir belirli hedefi de, geçtiğimiz 3 yılda, birden ortaya çıkan ve medyada gereğinden fazla yer bulmuş ve yabancı ilgiyi çekmiş Anti Chavezci öğrenciler ve gençlik hareketi. Bu desteğin diğer bir milyon doları, 2010’daki yasamaya ilişkin kampanyalara zemin hazırlamak için kullanıldı. Öte yandan, 2010 boyunca, Venezuelalı muhaliflere hem Amerika hem de Avrupa’daki kuruluşlar tarafından ek 57 milyon dolar sağlandı.

Para ve müdahale

Eylül 2009’da Amerikan Büyükelçisi Patrick Duddy tarafından gönderilen diğer bir telgrafta Büyükelçi, kendisi ve küçük bir muhalefet partisi olan Podemos’tan üç temsilci arasında yapılan toplantıyı aktardı.

Toplantı boyunca, parlamenter ve Podemos lideri Ismael Garcia, Chavez’e karşı mücadele etmek için özellikle, daha fazla Amerikan hükümeti fonu ve müdahalesi talebinde bulundu. Geçmişte de defalarca yaptığı gibi, ABD’nin, Demokrasi İçin Ulusal Bağış (NED) ya da Amerikan Hükümeti kanalları aracılığıyla, Podemos’a yardım etmek için neler yapabileceğini sordu. Molina ve Garcia, Amerikan desteğinin, Podemos’un bir internet ya da kablolu tv temelli ağ kurmasında kullanılabileceği önerisinde bulundular.

Büyükelçi, Garcia’ya karşılık; Amerikan’ın Venezuela’da müdahalede bulunmadığını ancak “Artık başlama vaktinin geldiğini” vurguladı. Bu dokümanların kanıtladığı, Amerikan hükümetinin müdahalesi ve ikiyüzlülüğünün yanı sıra, Washington ve Venezuela muhalafeti arasındaki bağlılıktır.

Chavez yönetimini düşürmek için ABD’nin çabaları büyük ölçüde, ülkeyi istikrarsızlaştırmak ve Chavez’e karşı mücadele etmek adına muhalefetin kapasitesine bağlıdır. Şu an tamamen Amerikan hükümetinin desteğine bağlı bu gruplara yapılan multi milyon dolarlık yatırımların üzerinden geçen onca yıldan sonra, biraz yol katedildi.

Bu senaryo, Obama yönetiminin Venezuela’ya karşı takındığı yaptırım uygulama, kasten Chavez hükümetini terörizmle ilişkilendirmek ve ‘başarısız bir devlet’ imajı yaratmak gibi mevcut tavırlarını açıklayabilir.


http://democracyandclasstruggle.blogspot.com/2013/04/venezuela-victory-maduro-wins-election.html adresinde yayımlanan metinden çevrilmiştir.


Çeviri: Gerçeğin Günlüğü / Doruk Köse

Gerçeğin Günlüğü'nü Facebook üzerinden takip etmek için buraya tıklayınız

Blog içi arama

En çok okunanlar

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

İzleyiciler

Günlük Arşivi